question
stringlengths
2
476
answers
list
title
stringlengths
4
104
id
int64
0
14.2k
context
stringlengths
31
11.1k
Sait Akpınar 1979 yılından sonra hangi göreve getirilmiştir?
[ { "answer_start": 257, "text": "Fizik Bölümü Başkanlığı" } ]
Sait Akpınar
13,900
Sait Akpınar (d. 28 Mart 1913, İstanbul, ö. 11 Mayıs 2003), Türk fizikçi. Türkiye’de deneysel fiziğin öncüsü olan bilim adamıdır. Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kuran bilim adamı, 1979-83 yılları arasında Fizik Bölümü Başkanlığı görevi yapmıştır.
Sait Akpınar'ın kurduğu labaratuvar nerenin ilk kozmik ışın araştırmaları labaratuvarıdır?
[ { "answer_start": 140, "text": "Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun" } ]
Sait Akpınar
13,901
Sait Akpınar (d. 28 Mart 1913, İstanbul, ö. 11 Mayıs 2003), Türk fizikçi. Türkiye’de deneysel fiziğin öncüsü olan bilim adamıdır. Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kuran bilim adamı, 1979-83 yılları arasında Fizik Bölümü Başkanlığı görevi yapmıştır.
Sait Akpınar ne zaman Fizik Bölümü Başkanlığı yapmıştır?
[ { "answer_start": 232, "text": "1979-83 yılları arasında" } ]
Sait Akpınar
13,902
Sait Akpınar (d. 28 Mart 1913, İstanbul, ö. 11 Mayıs 2003), Türk fizikçi. Türkiye’de deneysel fiziğin öncüsü olan bilim adamıdır. Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kuran bilim adamı, 1979-83 yılları arasında Fizik Bölümü Başkanlığı görevi yapmıştır.
Sait Akpınar'ın 1979-83 yıllarındaki görevi neydi?
[ { "answer_start": 257, "text": "Fizik Bölümü Başkanlığı" } ]
Sait Akpınar
13,903
Sait Akpınar (d. 28 Mart 1913, İstanbul, ö. 11 Mayıs 2003), Türk fizikçi. Türkiye’de deneysel fiziğin öncüsü olan bilim adamıdır. Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kuran bilim adamı, 1979-83 yılları arasında Fizik Bölümü Başkanlığı görevi yapmıştır.
Sait Akpınar nerede dünyaya gelmiştir?
[ { "answer_start": 13, "text": "İstanbul’da" } ]
Sait Akpınar
13,904
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar'ın babasının adı nedir?
[ { "answer_start": 74, "text": "Yahya Efendi" } ]
Sait Akpınar
13,905
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar'ın babasının mesleği nedir?
[ { "answer_start": 48, "text": "Feshane-i Amire’nin imamı" } ]
Sait Akpınar
13,906
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar'ın doğum yeri neresidir?
[ { "answer_start": 13, "text": "İstanbul’da" } ]
Sait Akpınar
13,907
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar ilkokulu nerede okumuştur?
[ { "answer_start": 105, "text": "Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde " } ]
Sait Akpınar
13,908
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar daha ilkokuldayken ne eğitimi görmüştür?
[ { "answer_start": 261, "text": "Fransızca" } ]
Sait Akpınar
13,909
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Yahya Efendi'nin mesleği nedir?
[ { "answer_start": 48, "text": "Feshane-i Amire’nin imamı" } ]
Sait Akpınar
13,910
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar ilkokula kaç yılında başlamıştır?
[ { "answer_start": 92, "text": "1920" } ]
Sait Akpınar
13,911
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar ilkokula devam ederken aynı zamanda hangi dilde eğitim görmüştür?
[ { "answer_start": 261, "text": "Fransızca" } ]
Sait Akpınar
13,912
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar liseye devam ederken aynı zamanda hangi dilde eğitim görmüştür?
[ { "answer_start": 443, "text": "Almanca" } ]
Sait Akpınar
13,913
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar'ın ilk öğrencilerinden biri olduğu okulunun adı nedir?
[ { "answer_start": 377, "text": "Pertevniyal Lisesi’ne " } ]
Sait Akpınar
13,914
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar ortaokuldan kaç yılında mezun olmuştur?
[ { "answer_start": 305, "text": "1930’da" } ]
Sait Akpınar
13,915
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar lisede nereye gitmiştir?
[ { "answer_start": 377, "text": "Pertevniyal Lisesi’ne " } ]
Sait Akpınar
13,916
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar daha lisedeyken ne eğitimi görmüştür?
[ { "answer_start": 443, "text": "Almanca" } ]
Sait Akpınar
13,917
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar'ın gittiği ortaokulun adı nedir?
[ { "answer_start": 313, "text": "Eyüp Ortaokulu’" } ]
Sait Akpınar
13,918
1913 yılında İstanbul’da dünyaya geldi. Babası, Feshane-i Amire’nin imamı Yahya Efendi idi. 1920 yılında Hekim Kutbiddin Mahalle Mektebi’nde başladığı ilkokul öğrenimine Cumhuriyet’in ilanından sonra, mahallerinde açılan bir ilkokulda devam etti; bir yandan da Fransızca dersleri aldı. 1927’de ilkokuldan 1930’da Eyüp Ortaokulu’ndan mezun oldu. İlk öğrencilerinden biri olarak Pertevniyal Lisesi’ne kaydoldu ve bu okulda okurken bir yandan da Almanca dersleri aldı.
Sait Akpınar hangi üniversiteye gitmiştir?
[ { "answer_start": 42, "text": "İstanbul Üniversitesi " } ]
Sait Akpınar
13,919
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar yüksek öğrenimine nerede devam etmiştir?
[ { "answer_start": 42, "text": "İstanbul Üniversitesi " } ]
Sait Akpınar
13,920
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar üniversitede hangi bölümde okumuştur?
[ { "answer_start": 64, "text": "Elektroteknik Bölümü’nde " } ]
Sait Akpınar
13,921
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar kaç yılında burs kazanmıştır?
[ { "answer_start": 114, "text": "1934" } ]
Sait Akpınar
13,922
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar burs kazandıktan sonra hangi ülkede eğitimine devam etmiştir?
[ { "answer_start": 166, "text": "Almanya’da" } ]
Sait Akpınar
13,923
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar burs kazandıktan sonra hangi üniversitede eğitimine devam etmiştir?
[ { "answer_start": 178, "text": "Goethe Üniversitesi’nde " } ]
Sait Akpınar
13,924
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar doktorasını bitirdikten sonra hangi göreve atandı?
[ { "answer_start": 471, "text": "Fen Fakültesi’ne asistan" } ]
Sait Akpınar
13,925
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar Goethe Üniversitesi’nden ne üzerine ayrılmıştır?
[ { "answer_start": 241, "text": "Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine " } ]
Sait Akpınar
13,926
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar doktora çalışmalarını kaç yılında tamamlamıştır?
[ { "answer_start": 445, "text": "1940 " } ]
Sait Akpınar
13,927
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar 1940 yılndan sonra hangi göreve atandı?
[ { "answer_start": 471, "text": "Fen Fakültesi’ne asistan olarak" } ]
Sait Akpınar
13,928
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar neden Göttingen Üniversitesi’ne geçmiştir?
[ { "answer_start": 241, "text": "Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine " } ]
Sait Akpınar
13,929
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine hangi üniversiteye geçiş yapmıştır?
[ { "answer_start": 356, "text": "Göttingen Üniversitesi’ne " } ]
Sait Akpınar
13,930
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar doktora çalışmalarını kiminle birlikte yürütmüştür?
[ { "answer_start": 389, "text": "Prof. Dr. R.W Phol " } ]
Sait Akpınar
13,931
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar ne zaman Göttingen Üniversitesi’ne geçmiştir?
[ { "answer_start": 348, "text": "1937’de" } ]
Sait Akpınar
13,932
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
Sait Akpınar 1934 yılında hangi kurumdan burs kazanmıştır?
[ { "answer_start": 127, "text": "Maarif Vekaleti’nin " } ]
Sait Akpınar
13,933
1933 yılında liseden mezun olduktan sonra İstanbul Üniversitesi Elektroteknik Bölümü’nde yüksek öğrenime başladı. 1934 yılında Maarif Vekaleti’nin bursunu kazanarak Almanya’da Goethe Üniversitesi’nde eğitimine devam etti. Üniversitenin, Almanya’da başlayan Yahudi aleyhtarlığından etkilenmesi ve öğretim üyelerini kaybetmesi üzerine eğitimine 1937’de Göttingen Üniversitesi’ne geçti. Prof. Dr. R.W Phol ile yürüttüğü doktora çalışmalarını 1940 yılında tamamladı ve Fen Fakültesi’ne asistan olarak atandı.
İkinci Dünya Savaşı kaç yılları arasında devam etmiştir?
[ { "answer_start": 34, "text": "1941-1943" } ]
Sait Akpınar
13,934
II. Dünya Savaşı’nın devam ettiği 1941-1943 arasında askerlik görevini yaptı. 1948’de doçent ünvanını aldı; ertesi yıl Tecrübi Fizik Enstitüsü’ne geçti. Aynı yıl Remziye Hanım ile evlenen Sait Akpınar’ın bu evlilikten bir kızı dünyaya gelmiştir.
Sait Akpınar savaş yılları sırasında ne yapmıştır?
[ { "answer_start": 53, "text": "askerlik" } ]
Sait Akpınar
13,935
II. Dünya Savaşı’nın devam ettiği 1941-1943 arasında askerlik görevini yaptı. 1948’de doçent ünvanını aldı; ertesi yıl Tecrübi Fizik Enstitüsü’ne geçti. Aynı yıl Remziye Hanım ile evlenen Sait Akpınar’ın bu evlilikten bir kızı dünyaya gelmiştir.
Sait Akpınar doçent ünvanını kaç yılında almıştır?
[ { "answer_start": 78, "text": "1948’de" } ]
Sait Akpınar
13,936
II. Dünya Savaşı’nın devam ettiği 1941-1943 arasında askerlik görevini yaptı. 1948’de doçent ünvanını aldı; ertesi yıl Tecrübi Fizik Enstitüsü’ne geçti. Aynı yıl Remziye Hanım ile evlenen Sait Akpınar’ın bu evlilikten bir kızı dünyaya gelmiştir.
Sait Akpınar'ın kaç evladı vardır?
[ { "answer_start": 219, "text": "bir" } ]
Sait Akpınar
13,937
II. Dünya Savaşı’nın devam ettiği 1941-1943 arasında askerlik görevini yaptı. 1948’de doçent ünvanını aldı; ertesi yıl Tecrübi Fizik Enstitüsü’ne geçti. Aynı yıl Remziye Hanım ile evlenen Sait Akpınar’ın bu evlilikten bir kızı dünyaya gelmiştir.
Sait Akpınar kiminle evlendi?
[ { "answer_start": 163, "text": "Remziye Hanım" } ]
Sait Akpınar
13,938
II. Dünya Savaşı’nın devam ettiği 1941-1943 arasında askerlik görevini yaptı. 1948’de doçent ünvanını aldı; ertesi yıl Tecrübi Fizik Enstitüsü’ne geçti. Aynı yıl Remziye Hanım ile evlenen Sait Akpınar’ın bu evlilikten bir kızı dünyaya gelmiştir.
Sait Akpınar 1949 yılında ne yaptı?
[ { "answer_start": 119, "text": "Tecrübi Fizik Enstitüsü’ne geçti" } ]
Sait Akpınar
13,939
II. Dünya Savaşı’nın devam ettiği 1941-1943 arasında askerlik görevini yaptı. 1948’de doçent ünvanını aldı; ertesi yıl Tecrübi Fizik Enstitüsü’ne geçti. Aynı yıl Remziye Hanım ile evlenen Sait Akpınar’ın bu evlilikten bir kızı dünyaya gelmiştir.
Sait Akpınar 1948'de hangi ünvana kavuştu?
[ { "answer_start": 86, "text": "doçent ünvanını aldı" } ]
Sait Akpınar
13,940
II. Dünya Savaşı’nın devam ettiği 1941-1943 arasında askerlik görevini yaptı. 1948’de doçent ünvanını aldı; ertesi yıl Tecrübi Fizik Enstitüsü’ne geçti. Aynı yıl Remziye Hanım ile evlenen Sait Akpınar’ın bu evlilikten bir kızı dünyaya gelmiştir.
Sait Akpınar 1949'da ne konuda araştırmalar yapmıştır?
[ { "answer_start": 88, "text": "nükleer elektronik ve kozmik ışınlar " } ]
Sait Akpınar
13,941
1949’da Amerikan bursuyla Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Argonne Laboratuvarları’nda nükleer elektronik ve kozmik ışınlar sahasında araştırmalar yaptı. Dönüşünde Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kurdu. Burada kendisinin yaptığı mezon teleskopu ile gözlemler yaptı. Bilimsel malzemelerin yetersizliği çalışmayı olanaksız hale getirdiğinden buradan ayrıldı.
Sait Akpınar 1949'da yaptığı araştırmalarını nerede yapmıştır?
[ { "answer_start": 26, "text": "Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Argonne Laboratuvarları’nda " } ]
Sait Akpınar
13,942
1949’da Amerikan bursuyla Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Argonne Laboratuvarları’nda nükleer elektronik ve kozmik ışınlar sahasında araştırmalar yaptı. Dönüşünde Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kurdu. Burada kendisinin yaptığı mezon teleskopu ile gözlemler yaptı. Bilimsel malzemelerin yetersizliği çalışmayı olanaksız hale getirdiğinden buradan ayrıldı.
Sait Akpınar 1949 yılındaki araştırmalarından sonra neyi kurmuştur?
[ { "answer_start": 175, "text": "Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını " } ]
Sait Akpınar
13,943
1949’da Amerikan bursuyla Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Argonne Laboratuvarları’nda nükleer elektronik ve kozmik ışınlar sahasında araştırmalar yaptı. Dönüşünde Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kurdu. Burada kendisinin yaptığı mezon teleskopu ile gözlemler yaptı. Bilimsel malzemelerin yetersizliği çalışmayı olanaksız hale getirdiğinden buradan ayrıldı.
Sait Akpınar nerede labaratuvar yapmıştır?
[ { "answer_start": 165, "text": "Uludağ’da " } ]
Sait Akpınar
13,944
1949’da Amerikan bursuyla Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Argonne Laboratuvarları’nda nükleer elektronik ve kozmik ışınlar sahasında araştırmalar yaptı. Dönüşünde Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kurdu. Burada kendisinin yaptığı mezon teleskopu ile gözlemler yaptı. Bilimsel malzemelerin yetersizliği çalışmayı olanaksız hale getirdiğinden buradan ayrıldı.
Sait Akpınar'ın gözlem için yaptığı aletinin adı nedir?
[ { "answer_start": 281, "text": "mezon teleskopu " } ]
Sait Akpınar
13,945
1949’da Amerikan bursuyla Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Argonne Laboratuvarları’nda nükleer elektronik ve kozmik ışınlar sahasında araştırmalar yaptı. Dönüşünde Uludağ’da Türkiye’nin ve Ortadoğu’nun ilk kozmik ışın araştırmaları laboratuvarını kurdu. Burada kendisinin yaptığı mezon teleskopu ile gözlemler yaptı. Bilimsel malzemelerin yetersizliği çalışmayı olanaksız hale getirdiğinden buradan ayrıldı.
Akpınar hangi konu hakkında dersler vermiştir?
[ { "answer_start": 526, "text": "katı hal fiziği" } ]
Sait Akpınar
13,946
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
Akpınar kaç yılında emekli olmuştur?
[ { "answer_start": 577, "text": "1983" } ]
Sait Akpınar
13,947
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
Akpınar istifa ettikten sonra ne yaptı?
[ { "answer_start": 393, "text": "üniversiteye geri döndü" } ]
Sait Akpınar
13,948
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
Akpınar 1956-57 yılları arasında ne görevi yapmıştır?
[ { "answer_start": 55, "text": "Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği" } ]
Sait Akpınar
13,949
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
Akpınar 1956-61 yılları arasında ne görevi yapmıştır?
[ { "answer_start": 146, "text": "Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği" } ]
Sait Akpınar
13,950
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
Emekli olana kadar Akpınar'ın son görevi neydi?
[ { "answer_start": 446, "text": "İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı" } ]
Sait Akpınar
13,951
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
Akpınar nereyle anlaşamadığından istifa etmiştir?
[ { "answer_start": 297, "text": "Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle" } ]
Sait Akpınar
13,952
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
Akpınar kaç yılında istifa etmiştir?
[ { "answer_start": 352, "text": "1969" } ]
Sait Akpınar
13,953
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
Akpınar 1961-69 yılları arasında ne görevi yapmıştır?
[ { "answer_start": 222, "text": "Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü" } ]
Sait Akpınar
13,954
1957 yılında profesör olan Akpınar, 1956-57 yıllarında Atom Enerji Komisyonu Danışma Kurulu üyeliği ve Reaktör Kurulu üyeliği, 1956-61 yıllarında Milli Savunma Bakanlığı Bilimsel Danışma Kurulu üyeliği, 1961-69 yıllarında Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü görevlerini yürüttü. Atom Enerjisi Genel Sekreterliği’yle anlaşamadığı için 1969 yılında bu kurumdan istifa etti ve üniversiteye geri döndü. 1979’dan emekli olana kadar İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölüm Başkanlığı görevinde bulundu ve katı hal fiziği üzerine lisans üstü dersler verdi. 1983 yılında emekliye ayrıldı.
KORAL'ı hangi kimler geliştirmiştir?
[ { "answer_start": 116, "text": "Ana yüklenici Aselsan olup 50 alt yüklenici ile birlikte geliştirilmiştir" } ]
KORAL
13,955
KORAL (mobil elektronik harp sistemi) Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçları doğrultusunda tasarlanıp üretilmiştir. Ana yüklenici Aselsan olup 50 alt yüklenici ile birlikte geliştirilmiştir. KORAL hizmete girmeden önce 1000 farklı testlerden geçmiştir. Testleri başarı ile tamamlayan KORAL hava kuvvetleri komutanlığına Şubat 2016'da teslim edilmiştir.
KORAL kaç farklı testten geçmiştir?
[ { "answer_start": 219, "text": "1000 farklı testlerden geçmiştir" } ]
KORAL
13,956
KORAL (mobil elektronik harp sistemi) Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçları doğrultusunda tasarlanıp üretilmiştir. Ana yüklenici Aselsan olup 50 alt yüklenici ile birlikte geliştirilmiştir. KORAL hizmete girmeden önce 1000 farklı testlerden geçmiştir. Testleri başarı ile tamamlayan KORAL hava kuvvetleri komutanlığına Şubat 2016'da teslim edilmiştir.
KORAL hava komutanlığına ne zaman teslim edilmiştir?
[ { "answer_start": 320, "text": "Şubat 2016'da" } ]
KORAL
13,957
KORAL (mobil elektronik harp sistemi) Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçları doğrultusunda tasarlanıp üretilmiştir. Ana yüklenici Aselsan olup 50 alt yüklenici ile birlikte geliştirilmiştir. KORAL hizmete girmeden önce 1000 farklı testlerden geçmiştir. Testleri başarı ile tamamlayan KORAL hava kuvvetleri komutanlığına Şubat 2016'da teslim edilmiştir.
KORALın amacı nedir?
[ { "answer_start": 68, "text": "Amacı düşman radarlarını kör etmek, aldatmak ve şaşırtmaktır" } ]
KORAL
13,958
KORAL yerli imkanlar ile üretilen mobil elektronik harp sistemidir. Amacı düşman radarlarını kör etmek, aldatmak ve şaşırtmaktır. Sistem 8x8 taktik araç üzerine entegre edilmiştir. Sistem 2 ana yapıdan oluşmaktadır. KORAL ED olarak adlandırılan Elektronik Destek Sistemi düşman radar yayınlarını algılayıp takip ediyor. Radarı algıladıktan sonra frekans değeri tespit ediliyor. Daha sonra ise devreye KORAL ET yani Elektronik Taarruz sistemi devreye girerek düşman radarlarının sinyallerinin bozulması için karşı yayın yapıyor. Böylece düşman radarlarına karşı çok etkili olabiliyor.
KORAL nereye entegre edilmiştir?
[ { "answer_start": 137, "text": "8x8 taktik araç üzerine" } ]
KORAL
13,959
KORAL yerli imkanlar ile üretilen mobil elektronik harp sistemidir. Amacı düşman radarlarını kör etmek, aldatmak ve şaşırtmaktır. Sistem 8x8 taktik araç üzerine entegre edilmiştir. Sistem 2 ana yapıdan oluşmaktadır. KORAL ED olarak adlandırılan Elektronik Destek Sistemi düşman radar yayınlarını algılayıp takip ediyor. Radarı algıladıktan sonra frekans değeri tespit ediliyor. Daha sonra ise devreye KORAL ET yani Elektronik Taarruz sistemi devreye girerek düşman radarlarının sinyallerinin bozulması için karşı yayın yapıyor. Böylece düşman radarlarına karşı çok etkili olabiliyor.
Sistem kaç ana yapıdan oluşmaktadır?
[ { "answer_start": 188, "text": "2 ana yapıdan" } ]
KORAL
13,960
KORAL yerli imkanlar ile üretilen mobil elektronik harp sistemidir. Amacı düşman radarlarını kör etmek, aldatmak ve şaşırtmaktır. Sistem 8x8 taktik araç üzerine entegre edilmiştir. Sistem 2 ana yapıdan oluşmaktadır. KORAL ED olarak adlandırılan Elektronik Destek Sistemi düşman radar yayınlarını algılayıp takip ediyor. Radarı algıladıktan sonra frekans değeri tespit ediliyor. Daha sonra ise devreye KORAL ET yani Elektronik Taarruz sistemi devreye girerek düşman radarlarının sinyallerinin bozulması için karşı yayın yapıyor. Böylece düşman radarlarına karşı çok etkili olabiliyor.
el-Melik el-Eşref hangi eserinde Kahire’nin enlem derecesi için imal ettiği güneş saatinin çizimini vermektedir?
[ { "answer_start": 64, "text": "Hıdır bin Ali bin Hattâb" } ]
Aydınlı hacı Paşa
13,961
Yıldırım Bâyezîd Han devrinde yetişen fıkıh ve tıb âlimi. İsmi, Hıdır bin Ali bin Hattâb olup, Hacı Paşa diye meşhurdur. Lakabı Celâlüddîn’dir. Aslen Aydınlı olan Hacı Paşa, Konya’da doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. 1413 (H. 816) veya 1417 (H. 820) senesinde Ödemiş’e bağlı Birgi’de vefât etti.
Aydınlı hacı Paşa ne diye meşhurdur?
[ { "answer_start": 95, "text": "Hacı Paşa diye" } ]
Aydınlı hacı Paşa
13,962
Yıldırım Bâyezîd Han devrinde yetişen fıkıh ve tıb âlimi. İsmi, Hıdır bin Ali bin Hattâb olup, Hacı Paşa diye meşhurdur. Lakabı Celâlüddîn’dir. Aslen Aydınlı olan Hacı Paşa, Konya’da doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. 1413 (H. 816) veya 1417 (H. 820) senesinde Ödemiş’e bağlı Birgi’de vefât etti.
Aydınlı Hacı Paşa nerede doğdu?
[ { "answer_start": 174, "text": "Konya" } ]
Aydınlı hacı Paşa
13,963
Yıldırım Bâyezîd Han devrinde yetişen fıkıh ve tıb âlimi. İsmi, Hıdır bin Ali bin Hattâb olup, Hacı Paşa diye meşhurdur. Lakabı Celâlüddîn’dir. Aslen Aydınlı olan Hacı Paşa, Konya’da doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. 1413 (H. 816) veya 1417 (H. 820) senesinde Ödemiş’e bağlı Birgi’de vefât etti.
Aydınlı Hacı Paşa nerede vefat etti?
[ { "answer_start": 264, "text": "demiş’e bağlı Birgi’de" } ]
Aydınlı hacı Paşa
13,964
Yıldırım Bâyezîd Han devrinde yetişen fıkıh ve tıb âlimi. İsmi, Hıdır bin Ali bin Hattâb olup, Hacı Paşa diye meşhurdur. Lakabı Celâlüddîn’dir. Aslen Aydınlı olan Hacı Paşa, Konya’da doğdu. Doğum târihi bilinmemektedir. 1413 (H. 816) veya 1417 (H. 820) senesinde Ödemiş’e bağlı Birgi’de vefât etti.
Aydınlı hacı Paşa Anadolu’da ilim öğrendikten sonra, Mısır’a gitti ve hangi büyük alimden yüksek din bilgileri öğrendi?
[ { "answer_start": 63, "text": "Ekmelüddîn Bâbertî’den" } ]
Aydınlı hacı Paşa
13,965
Anadolu’da ilim öğrendikten sonra, Mısır’a gitti ve büyük âlim Ekmelüddîn Bâbertî’den yüksek din bilgilerini öğrenerek Hanefî mezhebi fıkıh âlimi oldu. Mübârek Şâh Mantıkî’den de aklî ilimleri tahsil etti. Aklî ve naklî ilimlerde tahsilini tamamlayıp, faydalı eserler yazdı.
Aydınlı Hacı Paşa Ekmelüddîn Bâbertî’den yüksek din bilgilerini öğrenerek ne oldu?
[ { "answer_start": 119, "text": "Hanefî mezhebi fıkıh âlimi" } ]
Aydınlı hacı Paşa
13,966
Anadolu’da ilim öğrendikten sonra, Mısır’a gitti ve büyük âlim Ekmelüddîn Bâbertî’den yüksek din bilgilerini öğrenerek Hanefî mezhebi fıkıh âlimi oldu. Mübârek Şâh Mantıkî’den de aklî ilimleri tahsil etti. Aklî ve naklî ilimlerde tahsilini tamamlayıp, faydalı eserler yazdı.
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı nedir?
[ { "answer_start": 69, "text": "kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır" } ]
Erol Tümertekin
13,967
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
"şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözü kime aittir?
[ { "answer_start": 148, "text": "G.Grosvenor’ın" } ]
Erol Tümertekin
13,968
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda kaç eser yayımlamıştır?
[ { "answer_start": 504, "text": "4 ayrı kitap ve 23 makale" } ]
Erol Tümertekin
13,969
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin ne zamandan beri İstanbul üzerine çalışmaktadır?
[ { "answer_start": 370, "text": "1960’lardan beri" } ]
Erol Tümertekin
13,970
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin’in farklı ülkelerdeki çalışmalarda "citation" yapılmasının nedeni nedir?
[ { "answer_start": 751, "text": "yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve \"toplumsal coğrafya\", başka bir deyişle \"beşeri coğrafya\" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatması" } ]
Erol Tümertekin
13,971
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin İstanbul Üniversitesi’nde hangi fakültelerde ders vermiştir?
[ { "answer_start": 1213, "text": "Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de" } ]
Erol Tümertekin
13,972
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin İstanbul Üniversitesi dışında nerelerde ders vermiştir?
[ { "answer_start": 1422, "text": "İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde" } ]
Erol Tümertekin
13,973
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin hangi uluslararası araştırmalarda yer almıştır?
[ { "answer_start": 1603, "text": "UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışma" } ]
Erol Tümertekin
13,974
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu hangi dillerde yayımlanmıştır?
[ { "answer_start": 1820, "text": "Türkçe ve İngilizce" } ]
Erol Tümertekin
13,975
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin ABD’de Illinois’de ne görev yapmıştır?
[ { "answer_start": 1896, "text": "Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır." } ]
Erol Tümertekin
13,976
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda kaç sene görev yapmıştır?
[ { "answer_start": 1955, "text": "30 yıldan fazla" } ]
Erol Tümertekin
13,977
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin Uluslararası Coğrafya Birliği’nde hangi komisyonlarda görevler almıştır?
[ { "answer_start": 2028, "text": "\"Tatbiki Coğrafya\", \"Tarımsal Tipoloji\", \"Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri\", \"Dünya Nüfus Haritası\" gibi çeşitli komisyonlarında" } ]
Erol Tümertekin
13,978
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin ne zaman Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından onur üyeliğine seçilmiştir?
[ { "answer_start": 2374, "text": "1982" } ]
Erol Tümertekin
13,979
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından onur üyeliğine neden seçilmiştir?
[ { "answer_start": 2188, "text": "coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı" } ]
Erol Tümertekin
13,980
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ ne zaman kurulmuştur?
[ { "answer_start": 2266, "text": "1821" } ]
Erol Tümertekin
13,981
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin İstanbul Üniversitesi’nde ne tür görevler almıştır?
[ { "answer_start": 2415, "text": "Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı" } ]
Erol Tümertekin
13,982
Erol Tümertekin’in bilimsel araştırmalarında en dikkati çeken tarafı kendisini İstanbul’a adamış olmasıdır. National Geographic Society’nin başkanı G.Grosvenor’ın "şehirlerin anlatacak çok şeyi vardır. Her blok ayrı bir araştırma alanı, bir arazidir" sözüne tam olarak uygun düşen çabalarında İstanbul’u, araştırmaları için, kendisine "arazi" olarak seçmiştir. Nitekim, 1960’lardan beri kendisine araştırma alanı, coğrafyacı terimiyle "arazi" olarak seçtiği İstanbul ile ilgili çeşitli coğrafi konularda 4 ayrı kitap ve 23 makale yayınlamıştır. Çalışmalarının, Türkiye dışında, Japonya’dan Polonya’ya, ABD’den Rusya’ya kadar çok sayıda ülkede ve tekrarlanan sayıda "citation" yapıldığı Türkiye’deki belki de tek coğrafyacı olduğu söylenebilir. Bunda, yapılan yayınların önemli bir bölümünün İngilizce ve Fransızca gibi yaygın yabancı dillerde ve "toplumsal coğrafya", başka bir deyişle "beşeri coğrafya" alanında olmasının, dolayısıyla da bu konuda uluslararası platformdaki açığı kapatmasının rolü olmuştur. Yabancı dillerdeki yayınlarından başka, yayınlarının bir bölümü de zaten yabancı ülkelerdeki dergi ve "Reader"larda çıkmıştır. Prof. Tümertekin ülkemiz coğrafyasına çok sayıda ders kitabı kazandırmıştır. Yalnızca İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümünde değil, aynı Üniversite’nin İktisat ve Siyasal Bilgiler Fakültelerinde de dersler vermiştir. İstanbul’da bulunan diğer üniversitelerden olan İstanbul Teknik Üniversitesi ve Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi’nde de uzun süreli dersler vermiştir. Prof. Erol Tümertekin birçok uluslararası araştırmada da yer almıştır: UNESCO’nun Kurak ve Yarı Kurak Bölgeler çalışması; Pennsylvania Üniversitesi’nin Ortadoğu’da Su konulu çalışması; ve Ford Foundation adına yapılan, Türkiye’de sosyal bilimlerin durumuyla ilgili bir çalışmanın sonucu, Türkçe ve İngilizce olarak da yayımlanmıştır. ABD’de Illinois’de yayımlanan Journal of Developing Areas adlı derginin Yayın Kurulu’nda 30 yıldan fazla görev yapmıştır. Uluslararası Coğrafya Birliği’nin (IGU) "Tatbiki Coğrafya", "Tarımsal Tipoloji", "Ekonomik Kalkınmanın Bölgesel Yönleri", "Dünya Nüfus Haritası" gibi çeşitli komisyonlarında da görev almıştır. Ayrıca coğrafyaya yaptığı ve Fransız coğrafyasıyla olan yakın ilişkilerinden dolayı, 1821 yılında kurulan ve dünyanın en eski coğrafya derneği olan Fransız ‘’Société de Géographie’’ tarafından 1982 yılında onur üyeliğine seçilmiştir. Uzun yıllar İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde yönetim kurulu üyeliği, Coğrafya Enstitüsü Müdürlüğü ve bir süre Dekan yardımcılığı yapan Prof. Erol Tümertekin 11 yıl da Coğrafya Bölüm Başkanlığı yapmıştır.
Erol Tümertekin ne zaman doğmuştur?
[ { "answer_start": 17, "text": "23 Temmuz 1926" } ]
Erol Tümertekin
13,983
Erol Tümertekin (23 Temmuz 1926 – 15 Mayıs 2012), Beşeri ve İktisadi Coğrafya alanında yaptığı çalışmalarla Türk Coğrafyasına önemli katkılarda bulunmuştur.
Erol Tümertekin ne zaman vefad etmiştir?
[ { "answer_start": 34, "text": "15 Mayıs 2012" } ]
Erol Tümertekin
13,984
Erol Tümertekin (23 Temmuz 1926 – 15 Mayıs 2012), Beşeri ve İktisadi Coğrafya alanında yaptığı çalışmalarla Türk Coğrafyasına önemli katkılarda bulunmuştur.
Erol Tümertekin hangi alanda çalışmalar yapmıştır?
[ { "answer_start": 50, "text": "Beşeri ve İktisadi Coğrafya" } ]
Erol Tümertekin
13,985
Erol Tümertekin (23 Temmuz 1926 – 15 Mayıs 2012), Beşeri ve İktisadi Coğrafya alanında yaptığı çalışmalarla Türk Coğrafyasına önemli katkılarda bulunmuştur.
Erol Tümertekin neye önemli katkılarda bulunmuştur?
[ { "answer_start": 108, "text": "Türk Coğrafyasına " } ]
Erol Tümertekin
13,986
Erol Tümertekin (23 Temmuz 1926 – 15 Mayıs 2012), Beşeri ve İktisadi Coğrafya alanında yaptığı çalışmalarla Türk Coğrafyasına önemli katkılarda bulunmuştur.
Erol Tümertekin nerede doğmuştur?
[ { "answer_start": 41, "text": "İstanbul’da" } ]
Erol Tümertekin
13,987
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin nereden mezun olmuştur?
[ { "answer_start": 73, "text": "İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden" } ]
Erol Tümertekin
13,988
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden ne zaman mezun olmuştur?
[ { "answer_start": 60, "text": "1948" } ]
Erol Tümertekin
13,989
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin nereye asistan olarak atanmıştır?
[ { "answer_start": 186, "text": "Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne" } ]
Erol Tümertekin
13,990
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne ne zaman asistan olarak atanmıştır?
[ { "answer_start": 160, "text": "1950" } ]
Erol Tümertekin
13,991
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin "Dr." unvanını ne zaman almıştır?
[ { "answer_start": 248, "text": "1952" } ]
Erol Tümertekin
13,992
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin "Doçent" unvanını ne zaman almıştır?
[ { "answer_start": 264, "text": "1956" } ]
Erol Tümertekin
13,993
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin "Prof." unvanını ne zaman almıştır?
[ { "answer_start": 284, "text": "1964" } ]
Erol Tümertekin
13,994
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin’in "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak nereye gitmiştir?
[ { "answer_start": 395, "text": "ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e " } ]
Erol Tümertekin
13,995
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin University Of Wisconsin’de kimin öğrencisi olmuştur?
[ { "answer_start": 497, "text": "coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman \"çağdaş\" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün" } ]
Erol Tümertekin
13,996
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Glenn Trewartha ne ile ünlüdür?
[ { "answer_start": 564, "text": " iklim çalışmalarıyla" } ]
Erol Tümertekin
13,997
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin ne konuda önemli katkılarda olmuştur?
[ { "answer_start": 874, "text": "yaptığı çok yönlü ve \"uygulamalı coğrafya\" konulu çalışmalarıyla \"geleneksel\" türdeki çalışmaların dışında, \"çağdaş\" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde" } ]
Erol Tümertekin
13,998
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.
Erol Tümertekin "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi neye örnek olmuştur?
[ { "answer_start": 1159, "text": "coğrafyadaki \"sistematik uygulamalı coğrafya\" çalışmalarına" } ]
Erol Tümertekin
13,999
Erol Tümertekin 23 Temmuz 1926 tarihinde İstanbul’da doğdu. 1948 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Enstitüsü’nden mezun olduktan sonra, 1950 yılında aynı kurumda Beşeri ve İktisadi Coğrafya Kürsüsü’ne asistan olarak atandı. 1952’de "Dr." , 1956’da "Doçent" ve 1964’de de "Prof." unvanlarını aldı. Doktorasını tamamladıktan sonra Tümertekin, "Whitbeck" Bursu’nu kazanarak ABD.’de bulunan University Of Wisconsin’e gitti. Orada, şu anda "coğrafyanın babaları" olarak anılan, coğrafi metodolojinin önde gelen adlarından Richard Hartshorne’nun, iklim çalışmalarıyla ünlü Glenn Trewartha’nın, ünlü fiziki coğrafyacı Vernor Finch’in ve o sıralarda adı geçen üniversitede misafir öğretim üyesi olarak bulunan, Alman "çağdaş" coğrafyasının önderlerinden Carl Troll’ün öğrencisi olmuş ve kazandığı çağdaş coğrafi görüşleri ülkemize aktarmıştır. Tümertekin’in yaptığı çok yönlü ve "uygulamalı coğrafya" konulu çalışmalarıyla "geleneksel" türdeki çalışmaların dışında, "çağdaş" yöntembilimle ele alınan yeni konuların ülkemiz coğrafyasında yerleşmesinde önemli katkıları olmuştur. "Ağır Demir Sanayii ve Türkiye’deki Durumu" konulu doktora tezi, coğrafyadaki "sistematik uygulamalı coğrafya" çalışmalarına bir örnek olurken, "Sanayi Coğrafyası"'nın da Türkiye’deki coğrafi inceleme alanları arasına girmesine yine o yol açmıştır. Doçentlik çalışması ise "Bölgesel Uygulamalı Coğrafya"ya bir örnek olarak "Kurak Bölgelerde Ziraat" konusundadır. Ulaşım, coğrafi metodoloji, iklimle ilgili istatistiksel çalışmalar, Planlama–Coğrafya ilişkisi, Merkezi İş Alanları gibi birçok konudaki hemen hemen ilk yayınları kendisinin gerçekleştirmiş olması yanında, Türkiye'deki coğrafi çalışmalarda öteden beri ihmal edilen "kadınlar"ı inceleme konusu olarak ilk ele alanın da yine Prof. Dr. Erol Tümertekin’dir. Çağdaş coğrafi görüşle yaptığı çalışmalarının sayısı hem oldukça fazladır hem de çoğu kitabı güncellenerek tekrar tekrar basılmıştır. Bunun, Türkiye'deki coğrafya bilim dalının geçmişte fazla üretken olmamasından doğan boşluğu doldurma ihtiyacı ve çabasıyla da ilişkisi vardır. Örneğin 1968 yılında İ.Ü. Coğrafya Enstitüsü tarafından İngilizce ve Türkçe olarak yayımlanan "Türkiye’de İç Göçler" adlı kitabı, yalnız coğrafyada değil, Türkiye’deki sosyal bilimlerde bu konudaki kitap çapındaki ilk çalışmalardan biridir. "Türkiye Nüfus Haritası" ve Türkiye nüfusuyla, özellikle de iç göçler ve kademeli göçlerle ilgili birçok yayını bulunmaktadır. Tümertekin Türkiye'deki nüfus çalışmalarını coğrafi açıdan ilk başlatanlar arasında yer almaktadır.